27 Şubat 2012 Pazartesi

adı Clean Family Boy olsun

O kadar uzun zamandır yazmamışımki derslerin telaşı ve tumblr-facebook ikilisi yüzünden eski göz ağrılarım twitter ve blogspot piç gibi kalmış.Şimdi bahsediceğim gençle teee 7. sınıfta tanışmıştım artık kaç yaşında oluyodum bilmiyorum.Benim teyze kızının kankasıydı bu onlar lisedeydi ben ortaokuldaydım eziktim yani.Ama çocuk nasıl beni ben olduğum için sevme tribindeyse artık o halimle bile beni beğeniyodu.Bende ona hayranım telefondan çaldırıp kapatarak iletişim falan kuruyoruz.Ben aşığım ama nasıl bir aşktır anlatamam teee o zamanlar askere gidince bordo bereli olcam dedi bana diye kahrolup ağladım falan(hala askere falan gittiğide yok).Sonra bişeyler oldu bu beni istemez, konuşurken tersler oldu aniden.Ve siktir olup gitti derken ben liseye başladım hayat değişti her sabah servisle bunu görüyorum o beni görmüyor.Bi cesaret facebookdan ekledim ben bunu heycanla.Kabul edip "nerelerdeydin sen ya" dedi böylece sanki hiç uzaklaşmamışız gibi konuşmaya devam ettik biz.Üniversiteye hazırlanıyomuş 3. kez mi ne.O zamanlar ezik gelirdi ama şuan bende 2. kez hazırlandığım için normal diyorum olur böyle şeyler.

Bizim bunla bu sefer öyle çaldır kapattan öte bişeyler olmaya başladı.Buluşalım dedi sana sürpriz yapcam.Ben bir heycanla saçlarımı düğün maşası yaptım pıtı pıtı gittim buluşmaya.Herif hiç beklediğim gibi değil!Bakıyorum yakışıklı çocuk ama niyeyse bi eziklik sanki ben bir Megan Fox'um gibi davranmalar..Bu durum beni bi direk itti tabi.Ama çaktırmıyım üzülmesin eve gidince mesaj atar hallederim diye düşündüm.
Sinemaya bilet aldık. (Marley&Me diye aptal ötesi bi filmdi.Ben ki köpek sevmem bana kalsa hepsini şehirden uzağa sürücem film köpek ve sahibini anlatıyo.)Filme gircez bekliyoruz ben havadan sudan konuşup gelen geçenin dedikodusunu yapıyorum derken pat elimi tuttu."Berrin ben senden gerçekten çok fazla hoşlanıyorum bla bla bla" demesin mi.Bende mal gibi kafamı çevirdim sağa sola bakıyorum nasıl hayır desem acaba diye düşünüyorum.Elimi tuttu kalbine götürdü.Nasıl atıyo pıtıpıtı.E benim yelkenler suya düştü tabi kıyamadım içimdeki Ümit Besen'e engel olamadım.Biz başladık sevgili olmaya.(sinemada öpüştük dememe gerek yok heralde)
 Başladık ilişkiye ama çocuk nasıl yılış yılış anlatamam.Belki günde 10 defa "seni seviyorum..." diye mesaj atıyo.Benden tık yok.Buluşcaz çocuk binbir hazırlık yapmış süslenmiş ben saçımı taramamışım falan.Bide iyi aile çocuğu alkol,sigara yok üst baş ütülü.Dedim ben bunun beni terk etmesini sağlıyım.Aldım götürdüm alsancak çimlere yiyişelim diye dedim kesin nefret eder benden o zaman.baktım altına gazete serdi ütüsü bozulmadan oturdu.Aldım rock bara götürdüm hadi bakalım dedim alkol kullanmıyosun ne bok yicen.Kola içti ve içirtti bana rezil oldum o anki ergen pskolojimle.
Resim yazısı ekle
 Bi gün parmağım ağrıyo diyip mesaj atmıyoken dedim bu işin boku çıktı sevmiyosan ne uzatıyosun kızım : "bitsin...sen daha iyilerine layıksın...ben seni sevemedim.." asilce bi cevap verdi bitirdik.Sonrada o sıralar hala atlatamadığım tahta atlı sendromum vardı.Ayrıldım çocuktan sevmedim o bana ne kadar güzel konuştu tahta atlı bunun 4te1i kadar iyi davransa diye kahrolmuştum.
Ama asla itiraz edemeyeceğim bir gerçektir ki hayatımda gerçekten güvendiğim ve keşke daha farklı olsaydı dediğim tek erkekti.Evlensek çok güven dolu ama sıkıcılıktan ölümü bekleten bir evliliğimiz olurdu.

Not: Hala clean family boy ah etti ondan işlerim rast gitmiyor benim diye düşünürüm.Yıllar sonra helalleşiyim dedim yanlış bi yol denedim onada gelecez.

Bu ilişkiden ne öğrendik? demekki elde etmeden gerçekten hayatımızın aşkı olduğunu anlayamazmışız.

0 yorum:

Yorum Gönder